Kamp yerini tanıyın
Gideceğiniz şehirdeki ormanlık alanların tehlikeli hayvan içerip
içermediğini bilmeniz, bulunduğunuz şehirdeki kamp alanlarının yerini
araştırmanız sizler için çok faydalı olacaktır. Kimsenin bilmediği ormanın
kuytu köşelerinde kamp yapmanız eğer acemi biriyseniz çok kötü sonuçlar da
doğurabilir. Kaybolabilirsiniz veya vahşi hayvanlar tarafından saldırıya
uğrayabilirsiniz. Bu risk şehirden şehre değişiklik gösterebilirken aynı
zamanda ormandan ormana da bir takım farklılıklar gösterebilir.
Kamp alanlarında başınıza bela açabilecek en tehlikeli canlı türü muhtemelen
yine insanlar olacaktır. Kamp alanlarında bu risk bir miktar daha az
olabilirken ormanın derinlerinde az da olsa daha savunmasız kalacak
olduğunuzun farkına varmalısınız. Bunun olma olasılığı her ne kadar az da
olsa, gittiğiniz ormanın hangi taraflarında kamp kurduğunuzu yakınlarınızdan
birisine söylemeniz alabileceğiniz önlemler arasında gösterilebilir.
Kamp çantanıza alınacak şeyleri belirleyin
Kamp kurarken olmazsa olmaz şeylerden birisi de bir takım gerekli
malzemelerdir. Bunların detaylı listesini İnternet'ten kolaylıkla
bulabilirsiniz ancak size kabataslak şu listeyi verebilirim:
- İlk yardım kiti: Acil durumlar için en gerekli malzemedir. Sargı bezi, dezenfektan veya alkollü bir losyon işinizi büyük ölçüde görebilir.
- Çadır: E bir zahmet
- Su ve yiyecek: Yeteri kadar su ve yiyecek aldığınıza emin olmazsanız pek de keyifli bir zaman geçiremeyebilirsiniz
- Uyku tulumu: Gittiğiniz döneme göre alıp almamak size kalmıştır. Soğuk kış günlerinde almanız gerekeceği gibi yaz mevsimlerinde kalın giysiler de işinizi görebilir.
- 2 parça giysi: Olur da kullandığınız giysi yırtılır veya kirlenirse diye yedek giysi getirmeniz faydanıza olacaktır.
- Fener: Ay ışığının yetersiz olduğu zamanlarda etrafınızı görmenizi kolaylaştıracaktır
- Çakı: Yiyecekleri doğramaktan tutun çalı çırpıyı koparmaya kadar bir çok şeyi kesmeniz gerekebilir. Bulundurmakta fayda var.
- Küçük tencere / tava: Yiyeceklerinizi ısıtmanızda faydalı olacaktır
- Mat veya şişme yatak: Şişme yatak konusu her ne kadar kamp hayatına uygun olup olmadığı tartışılır bir konu olsa da zeminin sertliğini ve toprağın soğukluğunu engellemesi için böyle bir şeyi yanınızda bulundurmanız faydanıza olabilir. Eğer şişme yatak yoksa kesinlikle bir matınızın olması gerekecektir.
- Çadır lambası: Çadırda çantanızdan alacağınız bir şeyleri bulmanızda veya geceleri arkadaşlarınızla iskambil oynarken önünüzü görmenize yardımcı olacağı için kesinlikle tavsiye ederim :)
- Pil: Feneriniz ve çadır lambanız için gerekebilir
- Tuvalet kağıdı: Neden gerekebileceğini hayal edebilirsiniz diye düşünüyorum :)
- Sinek losyonu: Özellikle yaz aylarında ormanda savunmasız kalmak istemezsiniz.. Bu yüzden ufak bi sinek losyonu almanızda fayda olacaktır
- Yedek pil: Ne olur ne olmaz
- Powerbank: Telefonunuzu her ne kadar çok kullanmasanız da gerekli olduğu zaman arama yapabilmeniz adına bir adet tam şarjlı powerbank bulundurmanız iyi olabilir.
Kiminle Gideceğinizi İyi Seçin
Eğer ki gittiğiniz kişi ile gerçekten çok iyi anlaştığınızı düşünmüyorsanız
kampa gitmeniz çok mantıklı bir karar olmayabilir. Hatta tüm kamp
atmosferini berbat edebilecek tatsız olaylar yaşayabilirsiniz. O yüzden
kiminle gideceğiniz konusunda en ufak bir şüpheniz varsa gitmenizi tavsiye
etmem. Unutmayın insan insanı ancak üç şekilde tanır, birincisi aynı evde
yaşayınca, ikincisi ticaret yapınca ve son olarak üçüncüsü beraber yolculuk
yapınca. Mantıken kampa çıktığınızda bu saydıklarımın iki tanesini yaşamış
oluyorsunuz: Beraber kalmak ve yolculuk yapmak.
Hava Durumunu Kontrol Edin
Her ne kadar hava durumu tahminleri her zaman doğruyu göstermese de
yaşadığımız yüzyılın gerçekten çok değerli bir nimeti olan bu tahminleri
kontrol etmekte fayda var. Çadırınızı kurduktan sonra sağanak yağmurun
altında kalırsanız epey sıkıntı yaşayabilirsiniz. Çoğu çadır yağmur yağdığı
zaman suyun akacağı şekilde dizayn edilmiş olsa da bulunduğu toprağın ve
yakacak odunların ıslanması bir miktar rahatınızı kaçıracaktır. Çadırı
kurmadan başlayan yağmur ise daha çok rahat kaçırabilir. Hiç başıma gelmedi
ama umarım gelmez de.
İlk yardımınızı hazır bulundurun ve güvenlik önlemleriniz de olsun
Olmaz demeyin her şey olabilir. Benim gittiğim kamp mekanı olan Ballı
kayalar tabiat parkı oldukça hoş şelaleleri olan ve atmosferi güzel bir yerdi
ancak fazlası ile su yılanı ve adı üzerinde kayalıkları olan bir yerdi.
Hatta kayalıkları su akıntısından dolayı kaygan sayılabilecek kadar aşınmış
olduğu için ismini buradan aldığı hakkında ufaktan şüphelerim oluşmuştu.
Dediğim gibi bu kamp olayı kendi çapında maceralı bir hobi. Bulunduğunuz
mekan benim gittiğim gibi bir yer ise bu kayalardan düşüp
yaralanabileceğiniz gibi yılan veya böcekler tarafından da
ısırılabilirsiniz. Zehirli olduklarını düşünmesem bile yaralanan yerin
enfeksiyon kapma riski çok fazla olacağı için ilk yardım edevatları
bulundurmanız gerekebilir.
Bunların dışında bir de yanınızda çakı veya biber gazı tarzında şeyler
bulunursa büyük bir güvenceniz olabilir ama tabi ki bunları sadece nefsi
müdafaa durumlarında kullanmanız gerekir, çünkü aksi takdirde hapis cezası
gibi ağır cezalarla karşılaşabilirsiniz. Unutmayın biber gazının da silah
olarak sayıldığı oluyor.
Kontrollü ateş yakmak
En ama en dikkat etmeniz gereken konu tam olarak bu olabilir. Kendi
canınızdan ne kadar endişe duyuyorsanız bir orman yangını çıkartma
tehlikesinden de o kadar endişe duymanız gerekir. İçinde binlerce hatta yüz
binlerce hayvanın hayatını kaybettiği, yuvasını kaybettiği bir orman
yangınının faili olmak istemezsiniz. O yüzden kamp ateşini kontrollü yakmayı
öğrenmelisiniz.
Öncelikle ateşi yakacağınız alanı kuru çalı çırpılardan temizlemeniz
gerekiyor. Ardından büyükçe taşlar ile bir yuvarlak oluşturmanız ardından ilk olarak ince çalı çırpı ve gazetelerle bir üçgen yapmanız gerekmekte. Daha
sonra çok fazla olmamak suretiyle büyük ve kalın odunlarla ateşin
sağlamlaşmasını sağlayabilirsiniz. Yeşil odun atarsanız çok fazla duman
çıkacaktır ve üzerinde maşmelow bile pişirmenizi engelleyecektir. Bu yüzden
olabildiğince kuru odun bulmaya özen gösterin. Kesinlikle ve kesinlikle
ağaçlardan odun kesmeye çalışmayın :) O şekilde ateş yakamayacağınız için
sadece doğaya zarar vermekle kalırsınız. Ateşe kızgın yağ, alkol veya benzin
gibi tutuşturucu maddeler atmamalısınız aksi takdirde kontrol sizin
elinizden çıkıp ateşin yayılmasına yol açacaktır.
Bulduğun gibi bırak
Her çocuk bir doğa bilimci olarak doğar, gözleri doğası gereği, yıldızların
yüceliğine, çiçeklerin güzelliğine ve yaşamın gizemine açıktır. Bizim şu
anda sahip olduğumuz ormanların belki büyük bir çoğuna bizden sonraki nesil
sahip olamayabilir. Eğer ki biz dünyamızı ve ormanlarımızı bu hızla
kirletmeye devam edersek, eğer ki ormanlar bu hızla yok olmaya devam ederse
bırakın bizden sonraki neslin ormanları görebilmesini, biz hala hayattayken
bile dünyanın yok oluşuna tanıklık edebiliriz. Ekosistem kendi başına
oldukça iyi işleyen bir sistem. Ancak işin içine insan eli ve hırsı
karıştığı zaman ekosistemin işleyişinde büyük problemler ortaya çıkıyor.
Bunu değiştirmek yine bizlerin elinde. Çocuklarımızı kamp yapma kültürüne ve
doğa ile iç içe olma fikri ile yetiştirirsek bunun önüne geçebiliriz. Evet
belki hayatlarımız şu anda betonarme binalar ve günlük stres arasında
geçiyor olabilir ancak işler her zaman böyle değildi. Doğadan geldik ve
doğadan uzaklaşıyoruz. Doğayı unutuyor ve ihmal ediyoruz. Kendimizi bildik
bileli ağaçlar ve yeşillikler oradaydı diyoruz ve onların her zaman orada
olacağına kendimizi inandırıyoruz. Maalesef ki bu doğru değil.
Bundan dolayı ormana her gittiğimizde yanımızda bir kaç adet poşet
bulundurmamız ve tüm çöpleri toplayamasak da poşetlerimiz dolana kadar
etrafı temizlememizin doğaya karşı borcumuz olarak düşünüyorum. Umarım bu
yaz mevsimi boyunca her sene olduğu gibi orman yangınları ile ilgili
haberlerle karşılaşmayız.
Bu noktada yazımın sonuna gelmiş bulunuyorum. Eğer ki benim unuttuğum ama
sizlerin aklına gelen bir kaç farklı nokta varsa veya yazı hakkında her
hangi bir düşünceniz varsa yorumlarda fikirlerinizi beyan ederken görmek
isterim. Umarım kamp yapma fikrinizi kafanızda netleştirmenizde
yardımcı olmuşumdur. Kendinize iyi bakın
Doğanın tek bir dokunuşu
tüm dünyayı aile yapar
-William Shakespeare-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır