Birisinin size aşık olmasını sağlayamazsınız.
Tek yapabileceğiniz kendinizi "aşık olunabilecek birisi" yapmaktır.
-Derek Gamba
Her insan hayatının belirli bi döneminde kendine şu soruyu sorar: Dışarıda bir yerlerde benim gibi düşünen, beni sevebilecek, benim gibi olan birisi yok mu, ya da sorun ben miyim. Veya ilişkileri sürekli başarısızlıkla sonuçlanan insanlar, aradıkları aşkın gerçekten var olup olmadığını yoksa kendilerinin mi çok hayalperest davrandıklarını merak edebilirler.
Gerçek şu ki doğru insanı bulmak için tek yol doğru insan olabilmekten geçer. İnsan bir ilişki içerisinde olsa bile sevgilisi olmadığı zamanlardaki gibi (ve hatta bazen daha fazla) yalnız hissedebilir. Çoğu insan hayatının önemli bir miktar zamanını sadece aşkı aramakla değil aynı zamanda kendilerine uyan türde bir aşkı aramakla geçirir.
Bu günkü yazıda da işte tam olarak bu konuyu işlemek istiyorum. Neden gerçek aşkı bulamıyoruz veya neden aşkı bulduğumuzu zannettiğimizde hüsranla karşılaşıyoruz?
Gerçek aşkı bulamama sebeplerinden ilki mükemmel insanı aramaya çok odaklanmaktır. Karşınızdaki ne kadar normal görünürse görünsün o da bir insan. Her insan gibi o da farklı bir hikayeye sahip ve bir takım yollardan geçerek sizinle karşılaştı. O bir film veya kitap karakteri değil. Bu yüzden onu ilk olarak tanımanız gerekmektedir. Ardından onu kabul etmeniz ve yargılamamanız gerekir. Herkes aldığı kararları bir sebepten ötürü alır. Aldığı kararların sebeplerini bilmeden kimseyi hayatınızdan çıkartmamalısınız.
Şimdi bana kimin doğru insan olduğunu nereden bilebilirim diye sorabilirsiniz. Bilemezsiniz. Doğru insan kavramı kişiden kişiye göre değiştiği gibi aynı zamanda davranıştan davranışa göre de değişir. Örneğin sizin istediğiniz kriterler arasında ön planda "alkol ve sigara kullanmasın" gelebilir. Birisiyle tanışırsınız ve bu kişi tam aradığınız gibi birisidir. Ancak zamanla fark edersiniz ki alkol sigara kullanmaması değil menemene soğan katması sizin için can sıkıcı bir faktör olur.
Teşbihte hata olmaz ve de aranmaz. Demek istediğim siz ne kadar kriter sayarsanız sayın günün sonunda hiç bilmediğiniz kriterlerinizi keşfedebilirsiniz. Bu yüzden yapmanız gereken en önemli şeylerden birisi ön yargılarınızı ve kriterlerinizi en alt seviyelerde tutmanızdır. İkizinizi aramayı bırakın. Ortak yönlerin fazlalığı ilişki için elbette olumlu bir faktör olabilir. Ama fazla ortak yönden dolayı biten bir çok ilişki de vardır. İnsanlar tabiatı gereği farklılığa ilgi duyarlar. Yeni şeylere açık olursanız ve insanlara zaman verirseniz aşkı bulma konusunda işiniz kolaylaşacaktır.
Metnin başında yazdığım Derek Gamba'nın alıntısı bu konuda çok manidardır. İnsanlara zorla sizi sevmeleri gerektiğini anlatamazsınız. Anlatırsınız aslında ama çok bir etki yaratmaz. Eskilerin lafı kulağınızda çınlamıştır belki, zorla güzellik olmaz. Bu yüzden eğer birisiyle gitmeyeceğini hissediyorsanız, sizden hoşlanmadıklarını görüyorsanız onu oracıkta bırakın ve yeni insanlarla tanışmaya bakın. Kimseyi zorla kimseye aşık edemezsiniz. Tek yapabileceğiniz şey kendinizi aşık olunacak bir insana çevirmeye çalışmak. Kendinize bakmak ve entelektüel kapasitenizi geliştirmek bu konuda çok büyük bir adım olacaktır.
Aynaya geçin ve yüzünüze bir bakın. Hatta boy aynasına geçip baştan ayağı kendinizi gözden geçirin. Sizi sizden daha iyi tanıyan başka kimse olmayacağı için ne konuda eksikleriniz olduğunu biliyorsunuzdur. Kütüphaneye gidin ve ilgi alanınızda olan ama bilgi hazinenizde olmayan konular hakkında kitaplar bulun. Kütüphaneleri sevmiyorsanız çevrenizde veya şehrinizde bulunan bir kitap-kafe'ye gidin. Hem yeni insanlarla tanışmak için de çok uygun bir ortam oluyor buralar.
İlişkileri bitiren bir diğer konu ise özel hayata olan saygısızlıktır. Sevgilinizin olması her zaman onunla zaman geçireceğiniz, yazışacağınız, gezeceğiniz anlamına gelmiyor. Kendinize bir hobi bulun ve onunla olmadığınız zamanlarda bu tür şeylerle ilgilenin. Karşı tarafa ilgi göstermemenin ilişkiyi yıpratması gibi keza aşırı ilgi de ilişkiyi öldürebilir. Hayatınızın merkezinde aşkınız değil kendiniz olsun.
Son olarak verebileceğim en büyük tavsiye diğer yarınızı aramayı bırakın. Kendinizi eksik olarak görmeyin. Eksik bir parçanız olduğunu hissediyorsanız bile bunu başka insanlar ile bütünlemeye çalışmayın. Kendiniz bir tam olun ve başka bir tam insan bulun. Böylece ikiniz de mutlu bir ilişki sürdürebilirsiniz. Bu bana göre ilişkinin en önemli yapı taşıdır.
Peki size de sorayım, sizce siz neden gerçek aşkı şu zamana kadar bulamadınız, ya da bulduysanız nasıl oldu da buldunuz?
gerçek aşk diye bir şey olduğuna inanmıyorum ancak yine de faydalı bir yazı. kim bilir belki günün birinde buraya gelir haklıymışsınız yazarım. kaleminize sağlık
YanıtlaSil