Öncelikle ev arkadaşları konusundan girmek istiyorum. Ev arkadaşlarınızı çok iyi seçmenizi tavsiye ederim. Şimdiden söylemeliyim ki ev arkadaşlarınızla her halükarda ufak tefek tartışmalar yaşayacaksınız. Kimse aynı çatı altında pespembe bir senenin hayalini kurmamalı. Tartışma yaşamasanız bile sinirinizi bozan bir sürü şeyle karşılaşacaksınız. Dağınıklık, kirlilik, sorumsuzluk, kira ve fatura geciktirme gibi bir takım ufak tefek şeylerden doğan, fakat zamanla büyüyen problemler olacaktır. Ya da tam tersi siz her şey güzel gidiyor zannederken ev arkadaşınız bir gün size sinirlenip hiç bilmediğiniz konulardan dolayı tartışma çıkartabilir. Bunların hepsi aklınızın ucunda bulunsun. Size verebileceğim tek tavsiye, çabuk nefret etmeyecek kadar sevdiğiniz bir veya iki arkadaşınızla eve çıkarsanız işiniz kolaylaşacaktır. En azından evdeki tartışma olsa bile kavga ve küslük olması düşük bir ihtimal olacaktır.

Yemek konusuna gelecek olursak eğer biraz çaba gösterirseniz zamanla anne yemeklerinden daha iyisini yapabilirsiniz :D Bunu söylerken tüm samimiyetimle söylüyorum. Aslında annenizin tarifinin birebir aynısını yapsanız bile zamanla neyi nasıl sevdiğinizi kendiniz daha iyi bildiğiniz için ikinci üçüncü yapışınızda çok lezzetli yemekler ortaya çıkacaktır. Dışarıdan yemek söylemeniz bütçeniz için zorlayıcı olabilir. Canınız hamburger çekiyorsa gidip dışarıdan 30 liraya hamburger söyleyeceğinize gidip 30 liraya hem 6'lı hamburger ekmeği hem 12'li nugget hem de kola falan alabilirsiniz. Ve bir kere değil birkaç kere hamburger yiyebilirsiniz. İçine de marul ketçap mayonez gibi şeyler de koydunuz mu tamamdır. Yeme de yanında yat. (Bonus: Her zaman sıcak ve taze yersiniz. Hamburgerim gelirken soğumuş derdine son)

Evi dizerken eşyaları ikinci el satan yerlerden veya tanıdıklarınızdan alabileceğiniz gibi hemen hemen her mahallede bulunan spotçulardan alabilirsiniz. Ben bu konuda çok şanslı çıktım çünkü tam spotçuya girdikten sonra arkamızdan biri daha girdi dükkana. Bizim kirli ikinci el eşyalara baktığımızı görünce kendi oğlunun eşyalarını bize bedavaya verdi. Eşyalar dediğim, koltuk, yemek masası, yatak, komodin, TV ünitesi, tencere-tava ve ütü masası gibi şeylerdi. Ama bizi rahat bir 1000 liralık masraftan kurtarmadı değil. Sağ olsun canım tonton amcacım.

Evdeki ortam nasıl olur diye düşünüyorsanız size önceden şunu söyleyeyim. Fazla hayal kurmayın. Beklentileri de çok yukarıda tutmayın, yoksa gerçekten yıkan sonuçlarla karşılaşabilirsiniz. Şahsen benim için bu durum oldu. Eve çıkmadan önce diyordum ki ara sıra okey oynarız, içeriz, eğleniriz.. Herkes arkadaşlarını getirir arada bir. Doğum günlerinde ve yılbaşı gibi bazı özel günlerde kutlama falan yaparız. Film izleriz bazı geceler. Yemek yaparız beraber diyordum. Bunlar ilk ay hemen hemen oldu sayılır. Ama ikinci ayın ortasından beri evde herkes kendi halinde takılıyor. Üçüncü aya girdik ve ufaktan hayal kırıklığı oluştu benim için.  

Verebileceğim başka bir tavsiye ise fazla samimiyet kurmayın ev arkadaşlarınızla. Konuşun, takılın, eğlenin ama aşırıya kaçmayın. Kimsenin arkasını toplamayın ve sonrasında "ben zamanında bunları bunları yaptım ama o benim için şunları bile yapmıyor" diyeceğiniz davranışlar yapmayın. Bir derdiniz olduğunda da gidin medeni bir şekilde bunu ona açıklayın.

Arkadaşlarınız bile olsalar özel hayatlarına saygı duyun. Eşyalarına dokunmayın, sormadan bir şeyini yemeyin. Odalarına girmeyin. Veya sık boğaz etmeyin. Evde neleri kullandıysanız onu eskisi gibi bırakmayı alışkanlık haline getirin. Ortak alanlarda kişisel eşyalarınızı bırakmayın. Bırakıyorsanız da bir günden fazla bırakmayın.. Mutfakta bulaşık biriktirmeyin. Eve çıkacaksanız sorumluluk alabilecek kapasiteniz olduğundan emin olun.

Şimdi gelelim masraf konusuna. Ben şuan kira olarak 600 TL ödüyorum. Faturalar da genel olarak kişi başı 100 lira gibi bir şey geliyor. Bunun üzerine internet ve aydat gibi şeyleri ekleyince kişi başı 50 lira daha artıyor. Yani toplam 750 fix bir ücret eve gidiyor. Bunun dışındaki masraflar tamamen kişiden kişiye değişen masraflar. Ev arkadaşım migrostan alışveriş yapıyor mesela. Ben ise Bim, A101 gibi yerlere bakıyorum ilk başta. Benim masrafım aylık 300 gibi bir  miktar olurken onunkisi 600'ü aşabiliyor. Alması gerektiğinden fazla sebze ve meyve aldığı da oluyor.

Eğer siz de benim gibi marka takıntısı yaşamayan bir insansanız 300 lira ile market alışverişinizi yapabilirsiniz. Şahsen geçtiğimiz aylarda çok anlamsız harcamalar da yaptığım için bu market alışverişini hiç tam olarak takip etmedim. Ama bu hafta kullandığım bir bütçe takibi programı ile artık neye ne kadar harcadığımı takip etmeyi planlıyorum. Zannediyorum ki bu 300 lira sadece market alışverişinden ibaret değil. Arada sırada dışarı çıkıp kahve veya aburcubur aldığım da oluyordu. Olur da diğer ay bir değişiklik olduğunu fark edersem burayı güncellerim.

Tasarrufa gelecek olursak evdeki muslukların akıntı hızını azaltırsanız, sıcak suyu bulaşık yıkarken az kullanırsanız ve suyun ısısını düşürseniz veyahut da tuvaletlerin sifon depolarına, ağzı iyice sıkılmış bir şişe su koyarsanız gereksiz su israfı yapmazsınız. Elektrik faturasını da küçük ev aletlerini boş yere kullanmamaya çalışarak düşürebilirsiniz. Evde kimsenin olmadığı zamanlarda (okul dönemi falan) Wi-Fi'yi kapatabilirsiniz. Bulaşıkları yıkarken açık muslukta yıkamak yerine deterjanlı bir bulaşık leğeninde yıkayabilirsiniz. Daha başka bir tasarruf yöntemi bilmiyorum ama eğer siz biliyorsanız yorumlarda açıklayarak hem bana hem de diğer öğrencilere yardımcı olabilirsiniz :)

İşte böyle agalarım. Öğrenci evine çıkma fikrini almanıza çok sevindim çünkü eğer evi ve ev arkadaşlarınızı güzel seçerseniz çok iyi bir sene geçirebilirsiniz. Benim ev konusunda şansım epey yaver gitti. Umarım sizin de öyle gider. Kendinize iyi bakın ve bol şans şimdiden :)