Lisede dil bölümü okuyan herkesin hayali iyi bir üniversite kazanıp mütercim tercüman olmaktır. Çoğu dilci öğretmenliği ücretlerindeki düşüklük ve atamalardaki yavaşlıktan dolayı ikinci seçenek olarak tutar. Bir bakıma haksız da değildir çünkü tercümanlık diploması alan birisi eğer formasyon da alırsa öğretmenlik yapabilir, ama her İngilizce öğretmeni tercümanlık yapabilecek kapasitede değildir. Çevirmenlik yaparken sizden beklenen en önemli şeylerden birisi Kuram ve Teorileri bilmektir.
Fantezi alanı ile ilgilenen herkesin, hayatında en az bir kere ismini duyduğu belli başlı diziler vardır. Bunlardan başında Supernatural, Teen Wolf, The Vampire Diaries gibi diziler geliyor. İlk iki diziden (yanlış hatırlamıyorsam) daha önce blogumda bahsetmiştim. Eğer önceki dizi veya film önerilerimi okuduysanız genel olarak uçmalı kaçmalı, fantastik yaratıklarla dolu dizileri/filmleri sevdiğimi biliyorsunuzdur. Bugün de size The Vampire Diaries'in spin off'u yani, o dizide çok sevilen konuk oyuncuların farklı başka bir dizi olarak ekranlara gelmesiyle başlamış seriyi, yani The Originals'i anlatmak istiyorum.
"Neden yabancı dil öğrenmeliyim?"
Dünya sağlık örgütünün verilerine göre toplam 1 milyar 100 milyon insanın sigara içtiği bir devirde yaşıyoruz. Yani demek oluyor ki dünyadaki 7 insandan birisi aktif olarak sigara kullanıyor. Amerika'da ülke nüfusunun yüzde on üçü sigara içiyorken, sigara içenlerin yüzde yetmişi bırakmak istediklerini ama bırakamadıklarını söylüyorlar. Peki ya dünyadaki herkes aynı anda sigarayı bıraksa ne olurdu? Bunun çevreye ve ülkelere etkisi nasıl olurdu?






