Dünyada her zaman bazı devletler diğerlerinden daha güçlü olmuştur. Roma İmparatorluğu, Osmanlı, Amerika Birleşik Devletleri, Rusya veya Çin. Hepsi gerek geçmişte gerek günümüzde güç sahibi olan ve nam salan devletler. Son bir yüzyıldır Avrupa da bu listeye girmiş gibi duruyor. Peki Avrupa dediğimiz şey nedir ve nasıl oluyor da bu kadar güçlü olabiliyor.
Sosyal medya özellikle genç ve orta yaştaki milyarlarca insanın hayatlarında vazgeçilmez bir nokta olmaya başlıyor. İnsanlar sabah uyandığında ve gece yatağa girdiklerinde telefonlarından sosyal medya hesaplarına giriyor ve takip ettikleri insanların neler yaptıkları hakkında bilgi alıyorlar. Çoğu genç, ben de dahil, sosyal medyada gezindiği için zaman zaman normalde uyuması gereken saatten daha geç uyuyabiliyor. Sosyal medyanın toplumumuz üzerinde yüksek bir kötü etkisi olduğu tartışılmaz bir gerçek. Ancak sosyal medya gerçekten de toplumumuzda düşünüldüğü kadar kötü bir şey midir?
Türkiye günden güne çok değişik olaylara ev sahipliği yapmaya başladı. İnsanlar içlerindeki nefreti dışa vurmaya ve böylece toplum içinde bir ayrışma çıkartmaya başladılar. Bunu her ne kadar insanlarımız kendisi istiyor gibi görünse de birazcık tarih ve kültür bilgisi olan herkesin anlayacağı üzere Türkiye'de şu an toplumsal birlik ve beraberlik duygusunu azaltmak amacıyla oynanan bir oyun var.
Ülkede günden güne artan din ve Atatürk temalı tartışma konuları artık yerini Atatürk heykellerine ve Gazi'nin anısına zarar verme teşebbüsleri ile kendini göstermeye başladı. Toplumda uzun zamandır var olan cepheleşme oyunları artık farklı alanlarda yüzünü göstermeye başladı. Eskiden Alevi-Sünni veya Sağcı-Solcu tartışmaları yüzünden insanlar birbirleri ile kavga ederken, şimdi Dinci-Kemalist tartışması çıkartılmaya çalışılıyor.
Exen Coin Türkler tarafından oluşturulmuş bir kripto para birimidir. Yani aynı BitCoin gibi buradan sanal para alıp satabiliyorsunuz. Ancak hiç para yüklemeden de para kazanabileceğinizi biliyor muydunuz?
Gelin hep beraber üniversiteye geçenlerin neleri yapıp neleri yapmaması gerektiğini konuşalım.
Depresyon çağımızın yediden yetmişe yaşadığı problemlerden başlıcası. Özellikle hormonal dengesizliklerin yaşandığı ergenlik evresinde (13-17 yaş arası) sık sık karşımıza çıkan bu depresyon, bazen orta yaş krizi (25-35) bazense değişik sebepler ile ileriki yaşlarda görülebiliyor. Peki depresyondan nasıl çıkılır? Gelin bugünkü yazımızda hep beraber depresyondan nasıl çıkılır yani diğer bir deyişle depresyonu nasıl yenebileceğimiz konusunu irdeleyelim.
Türkiye'nin bana göre en büyük eksikliği önceki yazılarımda da belirttiğim üzere genel kültürün ve empati kurma yeteneğinin enderliğinden kaynaklanan anlayışsızlık ve toplumsal ataerkil bakış açımız. Erkeklerin, kadınları gizlenecek bir şey olarak görmesi ve kadınların, erkekleri eve ekmek getirip tüm sorumluluğu alan bireyler olarak kabullenmesi. Ancak bu sistemin artık değişmesi gerekiyor.
Değişim en basitinden bu yazıyı okuyan kişinin kendisine "Ben bir daha bunları yapmayacağım, önceden dikkat etmediğim şeylere dikkat edeceğim." demesi ile başlar ve diğer insanlara yayması ile devam eder. Kısacası değişim bulaşıcıdır.