Agalara Geldik

Takip Edin



Bazen sadece salıvermek en iyisi gibi hissetmeye başladım. Çünkü insan doğası gereği unutkandır, bu da onun belli derecelerde nankörlük yapmasına sebep olur. Unutuyoruz abicim. Kadir kıymet bilmiyoruz, ağzımıza geleni saydığımız vakitler olabiliyor, tek kalemde sildiğimiz kıymetli fotoğraflarımız, anılarımız olabiliyor. Bunu bazen biz yapıyoruz, bazen de karşı taraf bize yapıyor.


Hepimiz bazen kötü şeyler yaşayacakmış gibi hissedebiliriz ve bazen gerçekten de kötü şeyler başımıza gelebilir. Çünkü hayat mükemmel değildir... Ama peki ya her zaman kötü şeyler yaşayacakmış gibi hissediyorsak ne yapmamız gerekiyor? İşte agalarım, bugünkü yazımızda biraz bu konuyu irdeleyeceğiz.



Üç aylık bir molanın ardından ufak bir şeyler karalayıp tekrar görünmez olacağım. Selamlar agalarım. Buraya hak ettiği ilgiyi vermediğim için beni taşlamadığınızı görmek oldukça üzücü. Keşke burası da bir İnstagram ya da Facebook gibi iş yapan bir sektör olsaydı da diğer bloggerlar ile sürekli etkileşim halinde olsaydık. Bu durum da oldukça üzücü.


Merhaba agalarım. Blogger kullanan çoğu kullanıcının en yaygın hedefi verdiği emeğin karşılığını bir şekilde görebilmektir. Bu yüzden bloggerlar çoğu zaman ilk aylardan Adsense başvurusu yapar ve genellikle reddedilirler. Bu yollardan ben de çok kez geçtiğim için böyle bir yazı yazmak istedim.

Eğer bu yazıyı google aramalar sayesinde bulduysanız muhtemelen aklınızdan şu sorular geçiyordur. Bloggerla nasıl para kazanabilirim, Bloguma adsense reklamlarını nasıl alırım ya da belki Adsense üyeliğim aylardır onaylanmıyor da diyor olabilirsiniz. Bu soruların hepsine aşağıda uzunca değineceğim. Umarım bu yazı Türkiye Blogger sektörüne yeni katılan sizlere bir fayda sağlayabilir.




Birisinin size aşık olmasını sağlayamazsınız. 
Tek yapabileceğiniz kendinizi "aşık olunabilecek birisi" yapmaktır.

-Derek Gamba


Bildiğiniz üzere üniversite sonuçları geçtiğimiz günlerde (06.08.2019) açıklandı. Üniversiteye yeni başlayacak ve yurtta kalma fikrinden çok hoşlanmayan bir sürü öğrenci bu sene ailesinden uzakta, kendi evine veya öğrenci evine çıkacak. Bugün yazdığım bu yazı da tam olarak bu konuyla alakalı. Son üç aydır öğrenci evinde kalıyorum. Yani sizi çok iyi anlayabilecek bir dönemimdeyim. Ailemin yanından çıkalı çok olmadı, bu yüzden o rahatlığı henüz unutmadım. Ayrıca öğrenci evinde çok uzun zamandır yaşamıyorum. Bu sebeple de henüz zorluklara alışmış sayılmam.

Yıldızları aşıp, galaksileri geçip, birkaç milyon yıl boyunca son hızda gittiğinizde karşınıza kocaman bir kütüphane çıkarmış. Bu kütüphane bir adet yaşlı adam ve onun ayak işlerini yapan ufak periler tarafından yönetilirmiş. Kütüphane o kadar büyükmüş ki her bir kitap rafında yüz milyon kitap bulunur ve her kitaplıkta iki yüz atmış üç tane raf olurmuş. Ve kütüphanedeki kitaplık sayısı sonsuzdan biraz azmış. Anlatılanlara göre kütüphanenin her odasında sayısız peri çalışırmış.