Merhabalar Agalarım, Almanca tercümanlık okuyacağımı bir önceki -yani buradaki- Agasal'da söylemiştim. Almanca seviyem baya yerlerde olduğu için kendimi geliştirmeye çalışıyordum. Gramer konuları ile ilgili bütün çabalarıma rağmen hala tam anlamıyla cümle kuramıyormuşum gibi hissediyorum. Ama sıkıntım yok halledicem inş.
Ben de dedim ki neden gramer konusunda kendimi bu kadar kasıyorum, Almanca şarkılar bulup onların sözleri ile kendimi geliştirmeye çalışayım. Oldukça mantıklıyım değil mi? Bence de.
İşte size sevdiğim Almanca Rap harici şarkılar ve onlardan bazılarının en sevdiğim kısımlarının Türkçe çevirileri.
İlk olarak çoğunuzun bir kere de olsa duymuş olduğu şarkıyı koyuyorum.
Traum - CRO
Bu arada Almancanın en sevdiğim yanı İngilizce'ye çok benzemesi. Mesela Traum Türkçe'de hayal demek. Ama İngilizce'de Dream demek. Kelimelerin Türkçesini aklımda tutması zor olur diye hep İngilizcesi ile karşılaştırıyorum. Eğer Frasnsızca İspanyolca veya Almanca öğrenecekseniz bu tekniği uygulayarak siz de daha kolay öğrenebilirsiniz.
Au Revoir- Mark forster
Böyle insanı kaçmaya iten şeyleri çok seviyorum. Neden bilmiyorum acaba kaçış fetişim falan mı var yav. Nakaratını da seviyorum şarkının, şey diyor: "Beni burada tutan hiç bir şey yok, kim olduğumu unutacağım adımı unutacağım. Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak. Au revoir (Fransızca hoşça kal demekmiş)"
Bir de adamın 2:18 - 2:21 arasında "Au revoir meine freund" diyişi çok hoşuma gidiyor yav Alman aksanını yerim.
80 Millionen- Max Giesinger
Şarkıyı daha önce de dinlemiş ama beğenmemiştim. Sonra sözlerini okudum çok hoşuma gitti. Sözlerinin hepsi güzel zaten ama nakaratını yazayım sadece: "Çok yol kat ettik, çok şey gördük. Başımızdan anlam veremediğimiz çok şey geçti. Bilmiyorum ama yine de soruyorum kendime. Beni nasıl buldun, 80 milyon içinde?"
Çok tatlış yav
Çen beni naçıl bulçun çen
In deiner kleinen Welt - Philipp Dittberner
Bunu ilk dinlediğimde çok tanıdık gelmişti, abime dinlettiğimde "Biliyorum ama nereden biliyorum bilmiyorum" demişti. Çok enteresan bir şekilde tanıdık bir şarkı. Şarkının sözleri adamın bir kıza -muhtemelen platonik- aşık olması hakkında. Adam sadece kızı anlatıyor. Kızın kendi küçük dünyasında, kocaman ve çok sevdiği renkleri ile dönüp durduğunu; adamın da onunla beraber dönmeyi nasıl istediğini anlatıyor.
Şey kısmı çok güzel, 26. saniyede "du lachst und.." diye başlayan paragrafı çok güzel. Türkçesi "Gülersin, ağlarsın ve sen hep sen olursun. İşlenmemiş bir eşsizlik. Belki bir gün şansım yaver gider ve her şey olması gerektiği gibi olur. Çünkü kazananlar yaşlanmış hayalleri canlı tutanlardır"
Regenbogen - Wincent Weiss
Bu çocuğa Almanya'nın Shawn Mendes'i diyorlarmış
Sanırım şimdilik bu kadarı yeterli, eğer hoşunuza giderse daha yazarım ama benim müzik zevkim çok değişik. O yüzden sanmıyorum bunları seven çok insan çıkacağını :d
Kendinize iyi bakın agalarım bir sonraki yazıda görüşürüz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz onaylandıktan sonra yayınlanacaktır