İdam cezası genellikle vatana ihanet ve vahşice işlenen suçlara verilen bir ceza türüdür. Bu cezanın yasallığı uzun yıllar boyunca çoğu ülkede tartışılmıştır. Çoğu gelişmiş ülkenin idam cezasını çağ dışı bulmasına rağmen dünyanın ileri gelen bazı ülkeleri (Çin ve Amerika gibi) hala idam cezasını kullanmaktadır. Peki idam cezasını bu kadar tartışılır kılan şey nedir?



İdam cezasının yapıldığı ülkelerin başlıca savunması bu cezanın diğer insanlara birer örnek teşkil etmesi ve böylelikle bu suçu işleyecek insan sayısını azaltmasıdır. İnsanın yaşamını sürdürebilmesindeki en temel içgüdü ölümden korkmasıdır. Bu yüzden hapis cezasından daha etkili olması muhtemelen doğal olacaktır. Ancak idam cezası pratikte, teoride olduğu kadar güzel yürümeyebilir. Örneğin en basitinden Türkiye'de maalesef ki vatan hainliği suçlamaları, son zamanların en sık duyulan suçlamalarından biri olmaya başladı. Yani ayağınızı kaydırmak isteyen birisi size çok kolay bir şekilde vatan hainliği etiketini yapıştırabilir. İster Fetöcü der ister Işid destekçisi. Ya da taciz tecavüz gibi suçlarda bir çok insan, sevmediği kişiye iftira mahiyetinde bu suçu yöneltebilir.

Bu durumda masum insanların ölmeyeceğini asla bilemeyiz. Bir başka bakış açısına göreyse,  ikiden fazla insan öldüren, yani seri katil olan psikopatlar ve sosyopatların daha fazla yaşamaması gerekmektedir. Bir kere adam öldürmek çok düşük bir ihtimal olsa bile herkesin başına gelebilir. Bir anlık öfke patlamasıyla istenmeyen sonuçlar doğurabilirsiniz. Ancak 3 kişiyi öldürmek apayrı bir durumdur. Bu durum öldürmekten zevk almaya doğru gitmektedir. Hal böyle olduğunda da sanırım, bu insanların ölmesi gerektiğini savunmak kulağa çok da vicdansız gelmemektedir.

Humanistlerin düşüncelerine göre ölüm cezası insan haklarına aykırı bir durumdur. Mantıksal açıdan bakarsak doğru bir düşünce. Ancak eğer ki bir kişi bir insanın yaşama hakkını çalmışsa, veya uzun vadede travmaya sokacak şeyler (cinsel istismar, tecavüz, sakat bırakma, ağır yaralama) yapmışsa bunlar da insan haklarına aykırı bir durum olmaktadır. Bir insanın yaşamını çalan kişi, veya bir çocuğa/kıza kötü yönle yanaşan kişi, bizim vergilerimizle hapishanede ömür boyu hiçbir şey yapmayarak yaşamamalıdır.

Ancak birisini öldürdü diye o kişiyi öldürürsek, bu bizi de bir katil yapmaz mı? Ya da bu ölüm cezalarını uygulayacak cellat insanların psikolojileri bu durumdan ağor etkilenmez mi? Bunların hepsi kendi çapında saatlerce konuşulabilinecek konulardır.

Suçla mücadele için üst düzey denetlenen ve kesinleşmeden asla onaylanmayan bir ölüm cezası mı gelmeli; yoksa hapishanedeki mahkûmların ekonomiye paydalı olmaları, eğitim görmeleri ve ülkeye bedava işçi olarak kazandırılmalı mı gerekmektedir ben bir şey söyleyemeyeceğim. Ancak sizin bu konudaki düşüncelerinizi dinlemeyi çok isterim. Yorumlarda ne düşündüğünüzü belirtebilirsiniz :)